Yazdır

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar

Yayınlanma Rahim Hastalıkları

Adından da anlaşılacağı gibi cinsel ilişki ile geçen hastalıkların tümüne verilen isimdir. Günümüzde bunların ayısı 40ın üzerindedir. Bunların bazıları (Hepatit B, Hepatit C, frengi ve AIDS gibi) kan yoluyla da bulaşabilmektedir. Genel bir halk sorunu olan bu hastalık dünyada 1 yıl içinde 250 milyon insanı etkilediği bilinmektedir.

 

Eşlerden birinde bulunan bu cinsel yolla bulaşan hastalık, korunmasız şüpheli cinsel ilişki (kondom kullanmama) ile sağlam olan eşe de bulaştırılabilir. Ayrıca kan yoluyla bulaşabilen bu hastalıklar kan nakillerinde, enfeksiyonlu hastanın vücut sıvılarıyla bulaşmış iğne veya keskin cerrahi aletlerle (diş aletleri, tıraş bıçağı vb) temasta ve damar içi uyuşturucu bağımlılarının kullandıkları şırınga ve iğneler ile bu hastalıkların bulaşma riski vardır.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar eşler üzerinde kısırlık, düşük, yenidoğan bebeklerde görülen bazı enfeksiyonlar, dış gebelik, cinsel organ kanserleri ve hatta ölüm cinsel yolla bulaşan hastalıkların neden olduğu sağlık sorunlarındandır. Ayrıca, şüpheli cinsel ilişkisi olan ve hastalığa yakalanmış hamile kadının, doğum öncesi veya hemen doğum sonrası dönemde bebekleri de risk altındadır. AIDS, hepatit B, sifiliz (frengi), gonore (bel soğukluğu), herpes ve klamidyoz adı verilen hastalıklar gebelik süresince veya doğum sırasında anneden bebeğine bulaşabilir.


Cinsel yolla bulaşan hastalıklarda bazen belirti yoktur ya da kişiyi rahatsız etmeyecek kadar hafif belirtileri olabilir. Bazı enfeksiyonların virüsü erkekte daha aktif olduğundan kadınlarda bazen hiç belirti görülmez. Ancak, tedavi edilmediği sürece, belirtisiz enfeksiyonu olanlar, bilmeden hastalığı başkalarına bulaştırırlar.


Cinsel temastan sonra hastalık belirtilerinin ortaya çıkması için geçen süre (kuluçka süresi) hastalıktan hastalığa değişir. Bu süre günler ( bel soğukluğu ), haftalar ( klamidyoz, hepatit B ), aylar ( frengi ) ya da yıllar (AIDS) olabilir.


Cinsel yolla bulaşan hastalıkların en sık bulguları şunlardır:


1- Cinsel organlardan akıntı veya irin (iltihap) gelmesi.
2- Kadınlarda vajinada normalde bulunan akıntının fazlalaşması. Akıntı su gibi, süt gibi, sarı, yeşil veya kil renginde olabilir. Koku bazen kokmuş balık kokusu gibidir.
3- Cinsel ilişki sonrası kanama,
4- İdrar yaparken ağrı yanma
5- Cinsel organ ve çevresinde kaşıntı,
6- Peniste ( erkek cinsel organı), vajinada (kadın cinsel organı) kabarcık, hassasiyet, siğil ve kızartı,
7- Kasık lenf bezlerinde şişlik,
8- Testislerden ( haya ) bir veya ikisinde birden ağrı,
9- Karın ve kasık ağrısı.

ŞÜPHELİ CİNSEL İLİŞKİNİZ OLMUŞSA YUKARDAKİ BELİRTİLERİN OLMASINI BEKLEMEDEN HEMEN BİR HEKİME BAŞVURUNUZ.

Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunma için;
1- Cinsel ilişki sırasında mutlaka kondom (Prezervatif) kullanılmalıdır,
2- Hastalıkların bulaşma riski cinsel partner sayısının artmasıyla artar,
3- Taşıyıcı hastalığın belirtilerini her zaman göstermez, şüpheli cinsel ilişkide doktora başvurun
4- Size veya yakınlarınıza nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığını sorun,
5- Başkalarının kullandığı enjektör ve iğneyi kullanmayın,
6- Berberde, diş doktorunda, kozmetik işlemlerde vb yerlerde cilt ve vücut sıvılarıyla temas eden cihazların tek kullanımlık olmasını veya yeterli hijyenden geçirilmiş olmasını kontrol edin,
7- Kan verirken bir defa kullanılıp atılan iğne kullanılmasını isteyin,.
8- Hamileyseniz doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kontrollerinizi yaptırın.

Cinsel yolla bulaşan hastalıkların günümüzde en çok bilinen ve karşılaşılanları şunlardır;
1- Bel soğukluğu (gonore)
2- Frengi (sifiliz)
3- Genital herpes
4- Genital siğil (HPV enfeksiyonu)
5- Granuloma inguinale
6- Kandidiyazis
7- Klamidyoz
8- Hepatit B
9- HIV enfeksiyonu (AIDS)
10- Lenfogranuloma venerum
11- Trikomoniyazis

 

Bu hastalıkların tedavileri çeşitli antibiyotiklerle, kimyasal maddeler, koter uygulamaları ile yapılabilmektedir. AIDS in bilinen bir tedavisi yoktur.

Burada dikkat edilmesi gereken husus eşlerin her ikisinde de hastalık olabileceği için tedavinin planlanmasında eş tedavisinin unutulmamasıdır.