Sekizinci Hafta

Gebelikte Birinci Haftanız

Bebeğiniz artık çok hareketli

Gebeliğin içerideki hareketleri artık ultrason ile rahatlıkla görülebilir. Ancak bu hareketleri henüz hissedebilmeniz mümkün değil. Hareketleri hissedebilmek için 16-18. haftaları beklemeniz gerekecek.

 

Bebeğinizdeki değişiklikler

Embriyo boyu 14-20 mm. arasında ve yaklaşık olarak bir badem çekirdeği büyüklüğündedir. Yaklaşık olarak 2 gramdır ve günde boyu ortalama 1 mm. büyür.

Bebeğinizin alt kısmında görülen kuyruğa benzer çıkıntı nedeniyle, terminolojik açıdan bebeğiniz hala daha embriyo olarak adlandırılmaktadır. Gelişmekte olan bebeğinizde tüm vücudu ve organları büyüyor iken tek küçülen yapı bu çıkıntı şeklinde olan kuyruktur.

Beyin ve kafa gelişimi hızla devam eder. Göz kapaklarındaki kıvrımlar, alt çene ve burun ucu belirginleşir. Gözün retina tabakasında renk (pigment) oluşumu başlar. Kulak kepçesi oluşmaya başlar. Dişetlerinin altında dişler gelişimini başlatır.

 

Kol ve bacaklar uzamıştır ve kollar dirsekten bükülmüş olarak görülür. İlerleyen haftalarda diz ve bilek hareketleri de başlayacaktır.

Yemek borusu farklılaşır ve nefes borusundan ayrılır. Kalp içinde kapakçıklar fark edilmeye başlar. Kalbin 4 odacığı ayırt edilebilir. Akciğerler yemek borusunun iki yanında yer alırlar. Böbrek oluşmaya başlar.

Bağırsaklar göbek kordonun içinde oluşmaya devam eder ve göbek fıtığı şeklinde karın dışındadır. Barsakların gelişimi için karın içinde yeteri kadar yer olmadığı için karın dışında oluşup sonra karın boşluğuna doğru yer değiştirir. Henüz cinsiyeti belirleyen dış genital organlar gelişmemiş olmasına rağmen ileride testis veya yumurtalık oluşturacak olan iç genital yapılar gelişmeye başlar.

 

 

Annedeki Değişiklikler

Henüz belirgin bir kilo artışı olmamasına rağmen özellikle göğüslerdeki büyüme belirgindir. Hormonların etkisi ile göğüslerinizdeki kanalların ve diğer yapıların bebeğinizi beslemek için büyümesi ve bu büyüme nedeniyle kan akışı ve doku genişlemesinin artması sonucu göğüslerde büyüme ve dolgunluk oluşur. Rahat etmek için daha büyük bir beden sutyen alabilirsiniz.

Bu haftalarda görülen fenalık hissinin sebeplerinden biri tansiyonunuzda ani düşmelerin olmasıdır. Bu tip durumların normal olduğunu bilip endişelenme yapmanıza gerek yoktur.

Hazımsızlık ve karında görülen şişkinlik bu haftalarda görülen en sık şikayetlerden bir tanesidir. Bunun sebebi olarak artmış gebelik hormonu nedeniyle sindirim sistemin yavaş çalışmasıdır. Bu nedenle rahat kıyafetler giyilmeli, gaz yapıcı yiyeceklerden uzak durulmalı, küçük porsiyonlarla sık aralıklarla yemek yenilmelidir.

Gebelik hormonlarınızın etkisiyle bu haftalarda çeşitli cilt değişiklikleri olabilir ve kendinizi ergenlik dönemine tekrardan girmiş gibi hissedebilirsiniz. Gebelikte cildin yağ salgısı arttığından cildiniz sivilce oluşumuna elverişli hale gelmiştir. Bu cilt değişiklikleri sıklıkla birinci üç aylık dönemden (trimester) sonra kaybolur.

Bu haftada hissedilmeye başlanan gebeliğe özgü yakınmalardan biri de aşermedir. Hamilelerin üçte ikisinde aşerme gözlenebilir. Aşermenin net nedeni bilinmese de koku ve tat alımında olan değişim sonucu olabileceği düşünülmektedir. Çok farklı yiyeceklere karşı olabilir.

Gebelik öncesi 50 gram ağırlığında ve "armut" şeklinde olan rahminiz artık bir "tenis topu" büyüklüğüne ulaştı. Gebeliğin sonunda yaklaşık 1000 gram ağırlığa ulaşacak. Doğumdan 40 gün sonra da tekrar tıpkı eski haline dönecek. Vücudunuzda bu kadar hızla büyüyüp tekrar eski haline dönen ikinci bir organımız yoktur. Bu hızlı büyüme ile beraber gerilen karın içi zarı da ağrı ve kramp oluşmasına neden olur. Kanama ve şiddetli bir ağrı olmadığı sürece bu normal bir durumdur.

Bu haftalarda görülen nadir bir şikayet de lekelenme kanamasıdır. Bu lekelenme kanamasını düşük kanamasından ayırt etmek zor olabilir. Özellikle 8. haftanın sonlarında progesteron hormonunun üretim görevi yumurtalıklardan plasentaya geçmektedir. Bu geçiş sırasında hormon seviyesindeki dalgalanmalar lekelenme tarzında kanamalara neden olabilir. Ayrıca ilginç bir şekilde rahminiz gebelik öncesi dönemin alışkanlıklarını sürdürerek bu hafta içinde, tam adet kanamanıza denk gelen günlerde, adet sancılarına benzer kramp tarzı ağrılar oluşmasına ve hatta bazen kanama bile görmenize neden olabilir.

Öneriler

1-İyi ve doğru bakım (Doktor kontrolleri)

Doğum öncesi ve gebeliğin ilk 2 ayında doktor muayenesi olan anne adayları muayene olmayanlara göre daha sorunsuz hamilelik geçirmekte ve daha sağlıklı bebeklere sahip olmaktadırlar. Eğer hala doktorunuzu hala görmediyseniz, ilk hamilelik ziyaretinizin zamanı geldi. Hamileliğiniz boyunca sizinle ilgilenecek doktoru seçerken en önemli kriterler; öncelikle doktorun deneyimli, güvenilir ve ulaşılabilir olması, aynı dili ve duyguları paylaşabiliyor olmanızdır. Yani frekanslar tutmalıdır.

Ek bir problem olmadığı sürece 28 haftaya kadar AYDA BİR, 28-36. haftalar arasında İKİ HAFTADA BİR, 36-40. Haftalar arasında HAFTADA BİR devam edecektir. 40. Haftadan sonra ise genellikle ( gününüz dolduktan sonra ) 2-3 günde bir devam eder.

Detaylı bilgi için tıklayınız. (İlk Doktor Muayenesi)

 

2-Gebeliği çevrenizdekilere ne zaman paylaşacaksınız?

Tartışmalı bir konuda bu heyecanlı haberi etrafınızdaki insanlarla ne zaman paylaşacağızdır. Sizin gebe olmanızdan mutluluk duyacak birçok akraba, arkadaş ve insanlar etrafınızda. Gebelik haberini verme zamanı size kalmış bir konu. İsterseniz hemen paylaşabilir ya da bir süre daha bekleyebilirsiniz. Hatta karnınız çıkasıya kadar bekleyebilirsiniz. Ama özellikle çalışan bayanların iş yerlerindeki bağlı oldukları amir ya da müdür konumundaki kişilere bu haberi paylaşmalarında fayda vardır. Çünkü gebelik sürecinde yaşanabilecek bir problemde izin veya rapor almak gerekebilir. Ayrıca çalışma hayatınızda bazı esnemeler gerekebilir. Ne olursa olsun, hamile olduğunuz için işinizden atılamazsınız. Ne kadar uzun çalışmış olursanız olun doğum izni alma hakkınız vardır ve doğum izni sonunda işinize geri dönebilirsiniz.

 

3- Uykuya zaman ayırın

Vücudunuzda olağandışı bir olay gerçekleşiyor ve embriyo çok hızlı büyüyor. Bu hızlı büyüme nedeniyle vücudunuz yorgun düşebilir. Bir de hormonların etkisiyle yorgunluk daha fazla olabilir. Bu nedenle uykunuzdan çalmayın, gerekirse yatağa biraz erken girin ve arada şekerlemeler yapın. Doğru beslenme ve hafif yürüyüşler yorgunluğunuzu azaltmada faydalı olabilir.

 

3-Hamilelikte Kilo Alınımı

Anne adayları tarafından sık sorulan sorulardan biridir. Bu sorunun cevabının değişken olduğu ve anne adayları arasında kişiden kişiye değişeceği unutulmamalıdır. Normal kilolu bir bayan için (vücut kitle indeksi* 20 – 25 arası) ilk altı ay her ay bir kilo (altı ay sonunda 6 kilo) ve sonraki dönemde ay başına 1,5 kilo (sonraki dört ay altı kilo), yani toplam ortalama 12 kilo (11-14 kilo) idealdir. Bulantı kusmaların sık yaşandığı gebeliğin ilk 12 haftasında kilo alınamayabileceği, hatta bir iki kilo verilebileceği akıldan çıkarılmamalıdır. Bu dönemde bebek yeterli besini anne adayının depolarından sağlamaya devam eder.

Ancak bu durumun istisnaları da yok değildir. Hamilelik öncesi zayıf olan kadınların (vücut kitle indeksi 20’nin altında olanlar) 12 kilonun üstünde alması (15-16kilo), hamilelik öncesi kilolu olan kadınların (vücut kitle indeksi 25’in üzerinde olanlar) 12 kilodan az alması (8-9kilo) idealdir.

Sık yapılan hatalardan biri hamilelik sırasında az kilo almaya gayret etmek veya iki can taşıdığının düşünülmesi yüzünden çok yemek yiyip fazla kilo almak olacaktır. Unutulmamalıdır hamilelik sonunda bebeğiniz yaklaşık 3 – 3.5 kilo ağırlığa ulaşacaktır. Ayrıca plasenta (bebeğin eşi, yaklaşık 0.5 kilo), rahmin büyüyerek alacağı ağırlık (yaklaşık 1 kilo), bebeğin içerisinde yüzdüğü sıvının ağırlığı (amnios mayi, yaklaşık 1 kilo), gebelik hormonları nedeni ile annenin vücudunun tuttuğu sıvı (ödem) ve artan kan hacminin getirdiği ağırlık (yaklaşık 6 kilo) anne adayı tarafından taşınacaktır. Sonuç anne adayı ortalama 12 kilo sadece bebeği için alacaktır. Bu kilo artışının çok altında kilo ile (4-5 kilo gibi) hamileliğin tamamlanması bir nevi anne adayının depolarından bebeğini beslemesi (hamilelik sonrası ciddi anemi, saç dökülmesi, tırnaklarının kırılması, dişlerinin kolay çürümesi gibi problemlerle karşılaşabilmesi), bazen bebeğinin yeterli kilo alamaması (düşük doğum ağırlığı) ile sonuçlanabilir. 12 kilonun çok üzerinde (17-20 kilo üzeri) kilo artışı ile hamileliğin tamamlanması ise doğum sonrası 12 kilonun fazlasının anne adayında kalması ile sonuçlanır.

*vücut kitle indeksi (VKİ): kilo / boyun karesi ile hesaplanabilir.